Hâlâ

Hâlâ gerçek acım, hâlâ çok taze

Sensiz hâlim hâlâ canlı cenaze.

Seni düşününce yanıyor içim,

Sensiz var değilim, hâlâ bir hiçim.

Hâlâ kıvranıyor içimde özlem,

Bundan oralara gidemem, gezmem.

Ama bütün yollar sana çıkıyor,

Tüm davalar senden yana çıkıyor.

Suçunu yüklendim bu ayrılığın,

Bana yasak senin melek kılığın.

Başlayacak

Dağılınca bulutlar, aklından dağılınca

Değilince kalbine, teninden değilince

Doğulunca güneşle, geceden doğulunca

Başlayacak o barış, savaştan başlayacak.

Sevilince sebepsiz, hiç yoktan sevilince

Savulunca kağnılar, yollardan savulunca

Sövülünce usula, en içten sövülünce

Başlayacak o yarış, yavaştan başlayacak.

Dağılma

Ne zaman başladı hayatım dağılmağa?

Meleğimin isyanı, şeytan namaz kılmağa?

Ne zaman başladı tarihim yığılmağa?

Önce yakın, sonrra yeni ve orta çağa.

Her şeyin karışması ne zaman başladı?

Suçlular suçsuzları suçlayıp kendini bağışladı?

Ne zaman? Ne zaman? Ne zaman?

Hazret evinde kaldı, Amr bin Hişam çıktı dağa?

Düşünce

Dar aklımdan geçen fazla düşünce: yüksek debi.

Budur mutsuzluğumun tek sebebi.

Endişe

Endişenin kavşağında döndüm, dolaştım

Gideceğim yönü şaştım.

Her gün kendini korkuyla kaldıran

Diri sandıkları naaştım.

Ne

Doğru nedir, yanlış ne?

Beni çevreleyen en dış ne?

Dilsizler adımı anmış, ne?!

Ne bu gösteri, bu alkış ne?

Geçmiyor

Geçseydi...geçmiyor hüzün kir değil ki.

Yetseydi...yetmiyor ikim bir değil ki.

Kussaydım...yuttuğum kan iksir değil ki.

Ölseydim...doğduğum an ahir değil ki.